Taksim Kayboluyor

İstanbul deyince herkesin aklına gelen yerlerden biridir Taksim. Kalabalığını pek sevmediğim ancak belli bir kaç mekanı sevdiğim için gözümü karartıp haftanın herhangi bir günü herhangi bir saatte üstüme akın eden bir kalabalıkla baş eder buluyorum kendimi.

Taksimin kalabalığına girmeye değer yerler şimdilerde bir bir kapatılıyor. Geçtiğimiz yıllarda Emek Sineması'nı kapatmışlardı ki orası film izlemenin adabını hazmettirirdi insanlara. film festivallerinde bile kapılar kapatıldığında giremezdiniz içeri. Tarihi yapısı ayrı bir atmosfere sokardı insanı ama yenileme adıyla kapatıldı...

Yemekle ilgili yerler vardır bir de -yemek benim için ekstra önemli bir husustur:)- Dilek Pastanesinde sufle yenir, profiterol ise İnci Pastanesinde. Mekan küçük olduğu için bazen sıra beklemek zorunda kalırdınız kapıda... Bizim tek derdimiz kapıda beklemekti ama güzel profiterolleri için bekleyeceğimiz bir İnci Pastanesi olmayacak. Bakalım kapanma sırası nerede:(


Tana Toraja'da Mumyalar



Mısırlıların ikinci yaşam inancından doğan bir saklama şeklidir mumyalama. Ölülerini önceleri kızgın kumlara, sararak gömen Mısırlılar soyluların cesetlerini kayalara oyulmuş mezarlarda saklamaya başlamışlar. Ancak kayalar kum kadar cesetlerin bozulmasını engellememiş... Bu ihtiyaç sonunda da mumyalama sanatı doğmuş.





Mumyalamanın tanımı şu şekilde verilmiş; "İç organları çıkarılan cesetlere,tuzla özel bir işlem yapılıyordu. Tuz cesedin içine, organlardan açılan boşluğa dolduruluyordu.Çöl havasının kuruluğuyla,rutubet bu yoldan giderilmiş oluyordu. Ölünün vücudu iyice kuruyunca iyice yıkanıyor,çam ağaçlarından alınmış reçineyle ovuluyor,yüzlerce metre uzunluğunda,özel işlemle hazırlanmış bir cins ketene sarılıyordu. Bu iş 70 gün sürüyordu."


Gelelim yüz yıllardır mumyalama yok, filmlerde kaldı sadece gibi düşünceleri çürütmeye... Endonezya'da Sulavesi adasındaki Tana Toraja'da köylüleri mumyalama geleneğine devam ediyor. Belli aralıklarla da mumyaları günyüzüne çıkararak bakım yapıyorlar, yeni kıyafetler giydirerek yeniden muhafaza ediyorlar. ,


Başka  fotoğraflar için tıklayınız...

2012 Formula

25 kasımdaki son yarış ile 2012 sezonu da son buldu. Sezonu birinci kapatan isim 281 puan ile Vettel (3.dünya şampiyonluğu) , takımlarda da Red Bull.  2008 yılında 23 yaşında Formula 1 tarihinin en genç Dünya şampiyonu olan Kara böcüğüm Hamilton ise bu yılı dördüncü sırada bitirdi :/

bunun dışında f1 ile ilgili son dönemlerde neler var bakacak olursak;

28 Kasım gecesi, Formula 1 yorumcusu ve TurkiyeF1.com yazarlarından Metin Mete'nin başlattığı #Formula1TürkiyeyeDönmeli hashtag'li çağrı 15.000 tweet'e ulaşarak TT oldu. Geçen yıl Türkiye takvimden çıkarılırken yerimize Bahreyn yeniden yarışlarda yerini almıştı. Ancak 13.5 milyon dolarlık ödeme bile zararda olunduğu söylenirken, Rusya ile yapılan son anlamşanın 40milyon dolar olması ve yeniden listeye girmek için teklifi artırmamız gerekliliği bizi yarışlardan uzak tutacak gibi. Zaten geçtiğimiz günlerde İstanbul Park, 10 yıllığına iş adamı Vural Ak'a kiraya verildi. Vural Ak, bu alanı otomobil ve otomobil sporları merkezi haline getirmek istiyor.

Pilotlardan bahsedecek olursak; eski dünya şampiyonu Schmucher, şampiyonluğundan sonra bir süre uzak kaldığı f1 e geri dönmüştü ancak yeniden pistlerden ayrılıyor. Ünlü pilot 2013'te, İtalyan kart şasi üreticisi Tony Kart için test pilotu olacak. Schmucher  yeni tutkularından birinin de hava dalışı (skydiving) olduğunu belirtti ve her zaman formula 1 'i düşünmek istemediği için yöneldiğini ekledi.

Hamilton ise 2013 sezonunda McLaren pilotu olmayacak, yarışlara Mercedes pilotu olarak devam edecek.